Bakalit Kehribarı Nedir?

Bakalit Kehribarı ve Tarihçesi

Fenol ve formaldehit kimyasallarının etkileşimiyle ortaya çıkan bünyedir. Labratuvar ortamında elde edilen yapay reçinedir.

 1909 yılında Belçika asıllı Amerikalı Leo Hendrik Baekeland (1863-1944) ile meşhur olan, fakat daha önce Adolf Von Baeyer tarafından bulunduğu bilinen yapay reçinedir. Gerçek kehribara en yakın olan malzemedir. İçeriğinde kesinlikle epoksi bulunmamaktadır. bu malzemenin adı Leo Hendrik Baekeland'ın soyadından türemiştir.

Bu malzeme birçok süs eşyası, obje, hediyelik eşya ve ısıya karşı dayanıklılığından dolayı, sanayide ve diğer bir çok alanda kullanılmıştır.

Bu formüle en yakın olarak üretilen ve günümüze kadar ulaşan katalin dediğimiz Amerikan Catalin firması tarafından üretilen ürünler, ilk üretilen bakalit malzemelere en yakın ürünlerdir.

Esasen günümüzde orjinal bakalit üretimi devam etmektedir, fakat maliyeti ve üretim aşamasında harcanan zaman bu malzemenin maliyetini çok arttırmaktadır, zahmetli sıkıntılı bir ham madde süreci olduğundan, bu işe tam kapasite girmek çokta akıllıca olmadığından, bir yada iki firma üretime devam etmektedir, lakin bu firmalar bu malzemeyi tam kapasiteli ana iş olarak değil, yan iş, yani ek iş olarak yapmaktadır.

Bakalit çakmakla ısıtıldığında fenol kokusu verir, bu koku hastaneye yada eczaneye girdiğinizde burnunuza ilk gelen kokuya benzer, asetatlı kalem kokusunu da andırmaktadır

bazı çok eskimiş bakalit malzemelerin kokusu, kehribar kokusuna çok benzemektedir.

Özellikleri: 

. ısındıkça koku verir

. çekildikçe zaman içinde renk değiştirir

. rengi değiştikçe kül ve toz çeker

. mikrop barındırmaz dezenfekten özelliğe sahpiptir

. cilt hastalığı olanlarda, bakalit temas ettiği yerin  hızlıca  iyleşmesine yardımcı olur     

. tesbih olarak çekildikçe sürekli artan bir çekim lezzeti vardır

. üretim ve maliyeti açısından her dönemde değerli bir malzeme olmuştur

. işlendikten sonra üzerinden ne kadar fazla zaman geçerse, okadar değeri artar